Her mevsim yemyeşil orman denizi arasında "yüzük taşı" gibi parlayan Taraklı ilçesi... İlçemiz, koruma altındaki 19. yüzyıl Osmanlı evleriyle ünlü.
Birbirinden şirin evleriyle, 5200 nüfuslu ilçede, yöre halkı misafirperver, güler yüzlü, doğal ve hoşgörülü...
İlçe cumbalı pencereleriyle renkli evleri, doğası, belediye hizmetlerinin gözle görüldüğü tertemiz sokak ve parkları ile her köşesi tablosu yapılacak, fotoğrafı çekilecek güzellikler sergiliyor.
Denizden 800 metre yükseklikteki Taraklı'nın rutubetsiz, sağlam, temiz havasında, betona yenik düşmemiş, odun kokulu daracık sokaklarında yapılan yürüyüş ise, bambaşka duygu ve zevk veriyor...
Çevresi dağlarla, ormanlarla çevrili, 1517 yılında yavuz sultan selimin mısır seferi sırasında veziri yunus paşa tarafından yaptırılan yunus paşa camii ( Kurşunlu Camii) ve külliyesi, Taraklı yatırları, hamamları gibi tarihi güzelliklerle dolu şirin ilçenin ortasından akan Göynük Suyu ve ilçenin kuzeyinde bakir Karagöl yaylası, güneyinde Hark kanyonu, buz gibi “Gürleyik” suyu kaynağı, ilçemizin tarihi ve tabii güzelliklerinden bazılarıdır..
100 ila 300 yıllık evlerin süslediği Taraklı'nın Osmangazi tarafından alınışından bu yana, halk tahtadan tarak ve kaşık yapımıyla uğraşmış. ilçeye isminin veren tarak yapımına çoktan son verilse de, ağaç oyma el işlerine devam ediliyor.
TARİHÇE
Eski adı ''Dablar'' olan Taraklı'nın Hellenistik dönemde ''Bytinia'' adını alan bölge içinde olduğu bilinmektedir. Hisartepe'de bulunan iki sarnıç M.Ö.1.Bin ile M.S.2.Bin arasını tarihlemektedir. Aşıkpaşaoğlu tarihinde Taraklı'nın fethinin Karacahisar'ın fethinden hemen sonra olduğu bilinmektedir. Bu tarih 1289 yılıdır.
Joseph Von Hammer ''Osmanlı Devlet Tarihi'' isimli eserinde Taraklı'nın fethini Osman Bey'in ilk fetihler dizisi arasında göstermektedir. Kaynaklarda fetih tarihi farklı olmakla beraber, kesin olan şey Taraklı'nın Osmanlı Devleti'nin kuruluşunda, ilk Osmanlı Yurdu içerisinde olduğudur.
Evliya Çelebi Seyahatname'sinde şu bilgileri vermiştir ; ''Taraklı, Bursa Tekfuru tarafından yaptırılmıştır. Osman Gazi'nin fethidir. Yüzelli akçeli kazadır. Halen kalesi virandır. Ama kasabası bağlı, bahçeli, beşyüze yakın mamur evi, üzeri tahta ve kiremitlerle örtülü şirin bir kasabadır.11 Camii ve 7 kasabası vardır.Çarşı içindeki camii güzeldir(Yunuspaşa Camii).Bir hamamı,beş hanı,altı mahalle mektebi ve iki yüz dükkanı vardır.Hemen herkes, kaşık ve tarak yapıldığından,bu şehre Taraklı der.Dağlar safi şimşir ağacı kaplı olduğundan halkı bunları işleyip Arap ve Acem'e gönderirler.Suyu ve havası çok güzeldir.Bütün dağlar ormanlarla kaplı av yeridir.Deresi içinde aktıktan sonra,diğer bir nehir vasıtasıyla Sakarya Nehri'ne kavuşur.''
1919 Yunan işgali ile esaret altında kalan şehir, Bursa ve çevresinin kurtuluşu ile tekrar Türklerin eline geçmiştir.1987'ye kadar Geyve İlçesi'ne bağlı bir kasaba iken, bu tarihten itibaren Sakarya İli'ne bağlı bir ilçe merkezi haline gelmiştir. Belediyesi ise 1954 yılında kurulmuştur.
Gelişmekte olan bugünün Taraklı'sı, önemli yol güzergâhının dışında, sakin, meyvesi-sebzesi bol, yemyeşil bir şehir görünümündedir. Şehir ve sokak dokusu bozulmayan ender Anadolu kentlerinden birisidir.